28 Haziran İran Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ve Sonuçları

İran’da 19 Mayıs 2024 tarihinde meydana gelen helikopter kazası neticesinde Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin hayatını kaybetmesinin ardından anayasaya uygun olarak bir seçim takvimi oluşturuldu. Bu takvime göre 30 mayısta başlayan adaylık başvuruları neticesinde 80 adayın başvurusu Anayasa Koruyucular Konseyi (AKK) tarafından kabul edildi. Başvurusu kabul edilen adayların dosyalarını inceleyen AKK başvuru yapan adaylar içinden 1’i reformist 5’i muhafazakâr olmak üzere toplam altı adayın başvurusunu onayladı. Adaylık başvurusu yapan başta Ali Laricani gibi daha önce İran Radyo Televizyon Kurumu (İRİB) başkanlığı ve meclis başkanlığı, nükleer müzakere heyet başkanlığı gibi üst düzey görevlerden bulunmuş isimlerin adaylığının reddedilmesi beraberinde birçok tartışmayı gündeme taşıdı. Bunların başında AKK’nin daha önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de bir seçim mühendisliği yaptığı ve reformist veya ılımlı olarak nitelenen isimlerin adayların seçimlere katılımını engelleyerek kendi arzu ettikleri bir ismin seçilmesini sağlamak istemeleridir.

Kimlerin Adaylıkları Onaylandı?

AKK adaylık başvurusu yapanlar arasından sadece altı ismin adaylığına vize verdi. Adaylıkları onaylanan 6 isimden 1’i (Mesud Pezeşkiyan) reformcu diğer 5 adayın ise (Muhammed Bakır Kalibaf, Said Celili, Mustafa Purmuhammedi, Ali Rıza Zakani ve Emir Hüseyin Kadızade Haşimi) tamamının muhafazakâr isimlerden oluştuğu görülmektedir. Reformist aday Mesud Pezeşkiyan reformist partiler, dernekler, meslek birlikleri, öğrenci teşekküllleri, İran’da yaşan farklı etnik ve dini grupların desteklenmektedir. Ayrıca eski cumhurbaşkanlarından Muhammed Hatemi ve Hasan Ruhani’nin dettek vermesi kamuoyunda heyecan yaratmıştı. Tebriz’li olan Pezeşkiyan Tebriz Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitim görmüştür. Tebriz Üniversitesi rektörlüğü, Sağlık bakanlığı, meclis başkan vekilliği gibi görevlerde bulunmuştur. 2021 seçimlerinde de adaylık başvurusu yapmış ancak AKK tarafından onaylanmamıştı.

Adaylar arasında en iddialı isimlerden biri olan Muhammed Rıza Kalibaf Tahran Üniversitesinden Siyasi Coğrafya bölümünde eğitim aldı. Devrim Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Polis Teşkilatı Komutanlığının yanı sıra iki dönem Tahran Belediye Başkanlığı ve son olarak meclis başkanlığı yapmıştır. Halen meclis başkanlığı görevine devam etmektedir.

Bu seçimin iddialı isimlerinden bir diğeri daha önceki seçimlerde de aday olan ancak ya düşük oy alan ya da adaylıktan çekilen Said Celili’dir. Said Celili İran-Irak savaş gazisi olup 1980’li yıllardan itibaren önemli görevlerde bulunmuştur. 2021 seçimlerinde Reisi lehine seçimden çekilmiş olup Reisi hükumetinde kilit noktalara yerleştirdiği isimlerle adeta gölge hükümet kurmuştur. Nükleer müzakerelere muhalif bir bakış açısına sahiptir. Kalibaf’ın adının yolsuzluklara karışmış olması muhafazakâr seçmeni Devrimci elit kadrolara karşı daha halkçı bir görüntü veren Said Celili’ye yöneltmiştir.

Toplumsal desteği daha az olan adaylardan biri olan Mustafa Purmuhammedi Kum’da dini eğitim almıştır. Ahmedinejad döneminde istihbarat ve içişleri bakanlıkları ve Hasan Ruhani döneminde Adalet bakanlığı yapmıştır. Hem Ahmedinejad döneminde hem de reformcu Ruhani döneminde bakanlık yapmış nadir isimlerden biridir.

Adaylığı onaylanan Tahran Belediye başkanı Ali Rıza Zakani yaptığı açıklamada muhafazakâr adaylara birlik çağrısı yaparak adaylıktan çekildiğini duyurdu. Emir Hüseyin Kadızade Haşimi de seçim gününe iki gün kala yine muhafazakar adaylar lehine çekildiğini açıklayan bir başka isim oldu. Kadızade Haşimi İbrahim Reisi hükümetinde cumhurbaşkanı yardımcılığı yapmaktaydı.

Seçim Kampanyaları Nasıl Geçti?

 İki haftalık seçim süreci her ne kadar kısa olsa da adaylar bu iki hafta boyunca yoğun bir tempo göstererek seçim kampanyalarını yürüttü. Özel televizyonun olmadığı ve internetin sınırlı olduğu İran’da seçim kampanyaları devlet televizyonu tarafından tahsis edilen saatlerde yapılan konuşmalar ve açık oturumlarla gerçekleşmektedir. İran seçim sürecinin en renkli kısmı kuşkusuz adayların bir araya geldikleri açık oturum programlardır. Bu seçim döneminde de adaylar önceden belirlenmiş konular çerçevesinde görüşlerini açıklamakta ve kendilerine yöneltilen eleştirilere cevap verme imkânı bulabilmektedirler. Bu seçimde adaylar beş ayrı açık oturumda bazen tek başlarına bazen danışmanları ile birlikte katıldılar.  Reformcu aday Mesud Pezeşkiyan siyaset konusunun tartışıldığı açık oturuma eski dışişleri bakanlarından Cevad Zarif ile birlikte çıktı. Zarif kampanya boyunca ülkenin birçok şehrini dolaşarak Pezeşkiyan’ın seçim kampanyalarına destek verdi.

Açık oturumların halkın seçime katılımını etkileyip etkilemediğini tespit edebileceğimiz herhangi bir anket veya araştırma yayınlanmadı bu yüzden bu açık oturumların etkisini tespit etmek zor. Ancak beş muhafazakar adayın karşısında bir reformist adayın bulunması ve muhafazakar adayların çoğunlukla Hasan Ruhani dönemine yönelik eleştiriler ortaya koyması reformist adayı sıkıştırmak için beş adayın seçime katılmasına izin verildi yorumlarına sebep oldu.

Açık oturumlarda Mesud Pezeşkiyan genel olarak ne projelerinden bahsetti ne de bir somut vaatlerde bulundu. Çoğunlukla sorulan sorulara dini referanslarla ve İran Devrim Rehberi Hamenei’nin onayladığı yedinci kalkınma programına atıfta bulundu. Pezeşkiyan’ın vurgulanan en önemli özelliği yolsuzluklara bulaşmamış olması ve sade bir yaşam sürdürüyor olmasıydı. Dünya ile barışık, internet yasaklarının kalktığı ve toplumsal özgürlükler konuları en çok üzerinde durduğu konulardı.

Seçim kampanyaları sürecinde Kalibaf’ın oldukça pasif kalması dikkatleri çekmişti. Bunun seçimi kazanırım rahatlığından kaynaklandığı düşüncesi hakimdi genelde. Ancak seçim sonuçları açıklandığında Kalibaf’ın beklenen toplumsal desteğe sahip olmadığı ve adının yolsuzluklarla anılmış olması beklenenden çok düşük

Açık oturumlarda somut çözümler ortaya koyan, sisteme yapısal eleştiriler yapan kişi Mustafa Purmuhammedi oldu. Purmuhammedi’nin aldığı düşük oy oranı açık oturumların halkın oyunu çok etkilemediğini de göstermiş oldu.

Seçim Sonuçları Ne Anlama Geliyor?

 Anayasa Koruyucular Konseyinin onayladığı altı adaydan ikisinin yarıştan çekilmesi ile dört aday arasında gerçekleşti. Oy verme işlemi gece yarısı 12’ye kadar uzatıldı ve sonuçlar 29 Haziran Cumartesi günü öğle saatlerinde İran Seçim Kurulu sözcüsü tarafından açıklandı. Buna göre katılım beklenenden daha düşük bir oranda yüzde 40 civarında gerçekleştiği görüldü. Buna göre reformist aday Mesud Pezeşkiyan 10 milyon 473 bin 991 oy ile kullanılan oyların yüzde 42,5’ini, radikal muhafazakar cenahın adayı Said Celili 9 milyon 473 bin 298 oy ile oyların yüzde 38,6’sını, mevcut Muhammed Bakır Kalibaf: 3 milyon 383 bin 340 oy ile oyların yüzde 13,8’ini ve son olarak Mustafa Purmuhammedi 206 bin 397 oy ile oyların yüzde 8’ini aldı. Seçmen sayısının 61 milyon 452 bin 321 olduğu İran’da 24 milyon 535 bin 185 kişi oy kullandı. 1 milyon 56 bin 159 oy ise geçersiz sayılmıştır. İbrahim Reisi’nin seçildiği 2021 yılında yaklaşık 29 milyon seçmen sandık başına gitmişti. Bu seçimde bu sayı yaklaşık 24 milyona kadar geriledi.

Sonuç

Seçimin ikinci tura kalacağı konusunda hemen hemen herkes hemfikirdi. Aynı şekilde ikinci tura reformcu aday Mesud Pezeşkiyan’ın kalacağı da tahmin edilmekteydi. Ancak Pezeşkiyan ile birlikte ikinci tura kimin kalacağı konusu tartışmaların ana eksenini oluşturmaktaydı. Seçim süreci başladığı günden itibaren kazanma şansı yüksek görülen Muhammed Bakır Kalibaf taraftarları ve “Devrimci Cehpe”nin Muhsin Rızai ve Haddal Adil gibi önemli isimleri seçime tek adayla girme yönünde kulis faaliyetleri ve çağrılar yaptılar. Son iki gün DMO Kudüs Gücü Ordusu İsmail Kaani’nin Said Celili ile Kalibaf ile iki kez bir araya geldiği ve pazarlıklar yaptığı konuşuldu. Toplantılarda Said Celili’nin Kalibaf lehine çekilmesi istendiği hatta cumhurbaşkanlığı birinci yardımcılığı ve bazı bakanlıkların teklif edildiği ama Said Celili’nin ikna edilemediği özellikle Celili taraftarı sosyal medya hesaplarında konuşuldu. Said Celili ve taraftarları bu teklifleri rüşvet olarak telakki edip hiçbir şekilde Kalibaf lehine seçimden çekilmeyi kabul etmediler.

Netice itibariyle İran siyasetinde son yıllarda etkili olan muhafazakarların radikal kanadını temsil eden Cephe-i Paydari (Direniş Cephesi)’nin temsilcisi olan Celili kendisinden beklenmeyen bir başarı göstererek ikinci tur seçimlere girmeye hak kazandı.  Kalibaf’a giden 3 milyon 383 bin 340 oyun hepsini alması durumunda cumhurbaşkanı koltuğuna said Celili oturabilir. Ancak seçim sürecinde gördüğümüz kadarıyla Kalibaf’a oy veren kitle içinde Said Celili’ye oy vermeyecek olan büyük bir kesim yer almaktadır. Ancak bunların Celili karşısında Pezeşkiyan’a oy verip vermeyeceği soru işaretleri taşımaktadır. Öte yandan Mesud Pezeşkiyan ve reformist cenahın en büyük ümidi sandığa gitmeyenleri oy kullanmaya ikna edebilmekten geçiyor.

[Doç. Dr. Turgay Şafak İRAM bünyesinde başkan vekili olarak görev almaktadır.]

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu