Sosyal Ağlar, Sivil İletişim ve Askeri Kullanım

İletişim, propaganda ve kamu diplomasisi terimleri güçler arası çatışma ve savaşlarda tarihin her döneminde önemli bir rol oynamıştır. Henüz bu terimler ortada yokken dahi parça parça, bütünsel veya dolaylı olarak bu çalışmalar farklı güçlerin birbirine karşı mücadelesinde sahada yer aldı.

Savaşın fiili olarak sürdürülmesinde iletişim birliklerin yönlendirilmesi, reaksiyonların verilmesi hasma üstünlük kurma noktasında başat rol oynamaktadır. Özellikle Telgraf ve Telefonun harp sahasına yansıması iletişim konusunda teknolojik bir dönüm noktasını oluşturmuştur. 1853-1856 Kırım Savaşı Telgrafın ilk kullanıldığı savaş olmuştur. İngiliz ve Fransızların birliklerinin haberleşmek için kurduğu telgraf hatları savaştan sonra Osmanlı Devleti’ne satılmıştır.[1] 1898 İspanyol – Amerikan Savaşı ise telefonun ilk kullanıldığı savaş olmuş ancak etkisi sınırlı kalmıştır. Askeri iletişimde daha sonra kablosuz telgraf ve telsizler de kullanılmıştır. Amaç komuta noktasında bilgileri güvenli ve hızlı şekilde alarak reaksiyonları aynı şekilde ilgili birliklere iletmektir.

Propaganda ve kamu diplomasisi de bu doğrultuda gelişmiştir. Eski savaşlarda kale kuşatmalarında teslimiyet durumunda halkın canına ve malına zarar gelmeyeceğinin duyurulmasından Birinci Dünya Savaşı’nda düşman askerlerinin üzerine propaganda afişlerinin atılması ve yine İkinci Dünya Savaşında propaganda filmleri önemli örneklerdir.

Soğuk savaş döneminde propaganda ve kamu diplomasisi unsurlarında sivilleşme artmış; sinema, gazete, TV ve radyo yayınlarında bu çabalar doruk noktalarına ulaşmıştır. İki kutuplu dünyada bunun tespit edilebilirliği günümüze göre daha görece daha kolaydır. 2020’li yıllara geldiğimizde ise hem askeri – sivil iletişimin karmaşıklığı ve gelişmişliği artmış hem de propaganda ve kamu diplomasisi faaliyetleri devasa iletişim sarmalları arasında daha rahat hareket etme imkanları kazanmıştır.

Genel bir derleme yapmak gerekirse savaşın iletişim boyutu yüzyıllar boyunda ulak, kuş vd. farklı unsurlarla yapılırken 19. yüzyılın ortalarından itibaren yavaş yavaş elektronik sinyal ortamına taşınmış 20. yüzyılın ortalarında itibaren tamamen elektronikleşmiştir. 21. Yüzyılda da bu durum devam etmiş ancak savaşın iletişim boyutu askeri bileşenlerin özelinden tamamen çıkmış sivil bileşenler doğal akışın bir parçası haline gelmiştir.

Son yirmi- yirmi beş yıldır tartışılagelen “Ağ Merkezli Harp” anlayışı günümüzdeki modern telsiz, data link, komuta kontrol sistemleri, uydu iletişim cihazları gibi çok sayıda teknik detayın etrafına tartışılmaktadır. Nitekim teknolojik merkezli bir düşünce ile savunma çevrelerindeki bileşenler etrafında tartışılan Ağ Merkezli Harp anlayışı günümüzdeki sivil iletişim imkanlarının doğrudan etkisinde kalarak fiiliyatta bambaşka noktaya taşınmıştır. İnternet çok uzun süredir açık kaynak istihbaratı (OSINT) çerçevesinde kullanılmakta özellikle istihbari faaliyetlerde başrole taşınmaktadır. Lakin özellikle Ukrayna-Rusya Savaşı’nın karşımıza çıkardığı göstergeler artık durumun çok farklı bir noktaya evrildiğini göz önüne sermektedir. Bir önceki paragrafta belirtildiği üzere askeri bileşenlerin oldukça dışında alanları kendi içerisine çekmiştir.

Ukrayna-Rusya savaşının en başından itibaren Twitter ve Facebook savaşın hem bilgi üstünlüğü hem de iletişiminde aktif rol oynamıştır. Bu sosyal ağlar ağırlıklı olarak Ukrayna lehine istihbarat, propaganda ve kamu diplomasisi sağlamak için yoğun kullanılmış iletişim kısmında ise Whatsapp, Telegram ve Discord (ağırlıklı olarak oyuncuların kullandığı dijital dağıtım platformu) Ukrayna destekçilerinin yanı sıra doğrudan Ukrayna Ordusu ve askerleri tarafından sahadaki durumu merkeze aktarma ve komutanın sağlanması için kullanılmaktadır. Nitekim Ukrayna’nın çeşitli komuta merkezlerinden gelen görseller doğrudan Discord, Google Meet ve Zoom uygulamalarının kullanıldığını hatta bu uygulamalar ile uçuş yapan sivil DJI tarzı drone çekimlerinin canlı olarak merkeze veya merkezden diğer birliklere aktarıldığı görülmüştür.

21. yüzyılda tahayyül edilen harp ortamında askeri kriptolu telsizler ile sesli görüşmeler, gelişmiş data linkler ile aktarılan görüntü veya diğer veriler ve komuta kontrol sistemleri ile yönetilen bir harp sahasının olması bekleniyordu. Lakin gelinen noktada batının neredeyse sınırsız desteğine sahip Ukrayna Ordusunun çok sayıda kritik operasyonda kullandığı sistemler 15-25 yaş aralığında milyonlarca gencin kullandığı sosyal imkanlardan oluşmaktadır. Bu yargı savaşın icrasında kriptolu telsizlerin veya diğer askeri bileşenlerin kullanılmadığını iddia etmemektedir. Çeşitli görevlerde bunlar da sahada görülmüştür. Nitekim Ukrayna tanklarında ASELSAN’ın ürettiği kriptolu telsizler halen kullanılmaktadır. Ancak Ukrayna’nın yaptığı çok sayıda kritik topçu saldırısı, bombalı drone saldırıları çeşitli tanksavar saldırılarında tamamen sayılan bu sivil bileşenli teknolojiler kullanılmaktadır.

İşin bu noktasında bahse konu iletişim uygulamaları ile sosyal ağlar savaşın kamu diplomasisi ve propagandası noktasında da başrolde yer almaktadır. Savaş ile ilgili konvansiyonel medya unsurları ile yapılan haber ve içeriklerden ziyade Twitter ve Telegram başta olmak üzere sosyal ağlardaki paylaşımlar kitlelerin yönlendirilmesinde başat rol oynadı. Ancak günümüzdeki propagandanın savaşa fiili olarak da ektileri bulunmaktadır. Örneğin Ukrayna Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanı’nın Twitter üzerinden yaptığı çağrı sonrasında IT Army of Ukraine (Ukrayna’nın Bilişim Teknolojileri Ordusu) tarafından bir Telegram kanalı kuruldu. Kanala dünyanın her yerinden binlerce kişi katılarak Rusya’ya karşı siber saldırılarda gönüllü olarak görev aldı.[2]

Sonuç

Gelinen noktada sivil iletişim imkanlarının gelişimi ve kapsayıcılığı savaşların hem diplomasi masasındaki hem de sahadaki durumunu doğrudan etkilemekte ve hatta sivillerin farklı imkanlarla dünyanın bir ucundan mücadeleye etki etmesine olanak sağlamaktadır. Ağ Merkezli Harp düsturunda onlarca askeri bileşenin haberleşmesi tahayyül edilirken milyonlarca oyuncunun kullandığı sosyal bir ağ komuta kontrol merkezinin ana iletişim ağı haline gelebiliyor. Link-16, TAFICS, JADC2 ve ADVENT gibi dünyada askeri komuta kontrol için milyonlarca dolar akıtılan iletişim alt yapıları bir kenarda dururken sivil online toplantı uygulamaları ile sosyal ağlar modern harbin kalbine etki edebiliyor. Sivil teknolojilerin kullanımında erişilebilirliğin yüksek olması önemli bir etken olsa da Ukrayna gibi binlerce deneyimsiz insanı sahaya sürmeniz gerektiğinde sivil unsurlara aşina olmak da önemli bir karşılığa sahip.

Tüm bu çıktılar incelendiğinde gelecekteki harp ortamına yönelik şu çıktılar göz önüne alınabilir;

  • Yeni nesil askeri teknolojilerde sivil kullanıcı deneyimlerinden faydalanmak önemli avantaj sağlayabilir
  • Sosyal medya ve diğer kitle iletişim yöntemlerinin kontrolü ve güvenliği ulusal güvenlik ölçeğinde doğruda ülkenin askeri savunma kapasitesini etkileyebilir
  • Batı eksenli kitle iletişim imkanlarının ulusal güvenlikteki rolü incelenmeli ve tedbirler alınmalı
  • Sivil iletişim imkanlarının güvenli kullanımına ve olağanüstü koşullarda askerileşmesine yönelik öncü çalışmalar yapılmalı
  • Sivil teknolojilerin (ticari drone, otonom araç, robotik cihazlar, güvenlik kameraları) farklı varyasonlarda kullanımına dair senaryolar çalışılmalı. (Sivil teknoloji – sivil iletişim, sivil teknoloji – askeri iletişim vd.)

[1] ÇAKILCI, D. OSMANLI DEVLETİ’NDE ULUSLARARASI TELGRAF İŞBİRLİĞİ: SİCİLYATEYN/İTALYA ÖRNEĞİ. Yakın Dönem Türkiye Araştırmaları, 13(25-26), 51-82.

[2] Siber Güvenlik Uzmanı Mahir Yüksel ile Söyleşi, Defence Turk Dergisi 9. Sayı sf.9

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu